kayıt ne demek?
Kökeni: Arapça
- Bir yere mal ederek deftere geçirme.
Bebeğin nüfusa kaydı yapıldı mı?
- Bir yazının, bir hesabın tarih, numara vb.nin veya kopyasının bir yerde yazılı bulunması
Hafızama güvenmeyiniz. Kayıtlarınız daha sağlamdır.
R. H. Karay - Önem verme, gözetme.
- Resmî belge.
- Sesi veya görüntüyü manyetik bant üzerine geçirme işlemi.
- Şart.
- Sınırlama, davranışlarını çerçeveleme.
- Pencere çerçevesi.
- Araç, eşya.
- Yiyecek.
- Bk. yazımlı veri
- Ses veya görüntü sinyalinin kaydedilmiş formu.
- Bk. mıknatıslı görüntü saptama
- Bir bilgiyi, saklayabilmek ereğiyle, deftere, kâğıda ya da fişe geçirme.
- Saban.
- İş, güç.
- Kış için ayrılan yiyecek.
- Bk. yazılma.
- Recording.
- Registration.
- Enrollment.
- Enrolment.
- Inscription.
- Record.
- Entry.
- Condition.
- Restriction.
- Checkin.
- Registry.
- Stipulation.
- Transcription.
- Minutes.
- Book.
- Register.
- Roll.
- String.
- Posting.
- Booking.
- Chronicle.
- Order clause.
- Enrol l ment.
- Entering.
- Notation.
- Protestation.
yazımlı veri
- Toplumsal araştırmanın çeşitli aşamalarında başvurulan, başlıcaları yaşamsal sayım, eğitim, suçluluk, oy davranışı, toplumsal güvenlik, sağlık, iş verimliliği ve iş ilişkileriyle örgütsel etkinliklere ilişkin olan sayım verisi ya da yazımı.
- Registration.
kayıt aleti
- Recorder
kayıt almada hata
- Error retrieving record