katmanlaşma yüzeyi ne demek?
- Tabakalı kayaçların her birini üstekinden ayıran düzlem.
- Bedding plane.
- Schichtungs fâche
- Plan de stratification
katmanlaşma
- Katmanlaşmak işi.
- Stratification.
katmanlaşmak
- Üst üste gelmiş katmanlar durumunda yerleşmek.
- To stratify.
- To become stratified.
yüzey
- Bir cismi uzaydan ayıran dış ve yaygın bölüm, satıh, yüz.
- Uzbilimsel olarak iki boyutla gösterilen, bir özdeğin bir evresini öteki evrelerinden ya da başka özdekerden ayıran sınır yüzü.
- Uzbilimsel olarak iki boyutla gösterilen, bir özdeğin bir evresini öteki evrelerinden ya da başka özdekerden ayıran sınır yüzü.
- Yan yana çatılarak bezemin çeperlerini ortaya çıkaran, üzerlerine kontrplak çakılmış değişik boydaki çerçevelerden oluşan parçalar.
- Matematiksel olarak iki boyutla gösterilen ve evrelerin değme sınırlarını belirlediği varsayılan geometrik kavram.
- Surface.
- Face.
- Plane.
- Superficies.
- Level.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
katmanlaşmakatmanlaşmakkatmanlaşmamakkatmanlaşkatmanlaşımkatmanlamakatmanlanmış örneklemkatmanlar halindekatmanlarıyüzeyi biçimli camyüzeyi sertliğiyüzeyin asli eğrilikleriyüzeyin karakteristik eğrileriyüzeyin normaliyüzeyin teğet vektör alanıyüzeyyüzey adsorpsiyonuyüzey ağıyüzey aktif maddeyüzey alanıyüze aityüze ait olarakyüze ani darbeyüze çıkmakyüze duramamak