kapanık ne demek?
- Kapanmış.
- Sisli, bulutlu
Bütün varlığı bu kapanık havada tıpkı bahçenin son gülleri gibiydi.
A. H. Tanpınar - İç karartıcı, ruh sıkıcı
- Kaçınık.
Closed.
Shut.
Cloudy.
Overcast.
Gloomy.
Dismal.
Unsociable.
Oppressive.
Shut in.
Confined.
Withdrawn.
Covered with.
kapanıklık
- Kapanık olma durumu.
- İç karartıcı olma durumu.
Cloudiness.
Shyness.
Introversion.
Gloominess.
Oppressiveness.
kapanım
- Kişinin dış dünyayla ilişkiyi reddederek kendi iç dünyasına kapanması.