kızık ne demek?
- Oğuz Türklerinin yirmi dört boyundan biri.
- Öfkeli, sert, kıncı.
- İstek, heves, arzu.
kızıklı
- Öfkeli.
- İstekli.
kızıl
- Parlak kırmızı renk.
- Bu renkte olan
- Aşırı derecede olan
- Komünist.
- Genellikle küçük yaşlarda görülen, bulaşıcı, yüksek ateşli, kırmızı renkte geniş lekeler döktüren, kuluçka dönemi üç dört gün süren tehlikeli hastalık.
- Altın.
- Altın, para.
- T. Kırmızı, alrenk.
- Rusty.
- Lurid.