kıtlaşmak ne demek?
- İhtiyacı karşılayamamak, kıt duruma gelmek
O zaman memlekette benzin çok kıtlaşmıştı, otomobilleri gazla çalıştırabiliyorduk.
A. Gündüz - To become scarce.
- To become hard to find.
- Run short of.
kıtlaşma
- Kıtlaşmak işi.
kıtlama
- Kıtlamak işi.
- Küçük parçalara ayrılmış şekeri ağızda tutarak çay içme biçimi, kırtlama.
- Zarf.