kısalmak ne demek?
- Kısa duruma gelmek.
- Süresi azalmak.
Draw in.
Close in, close upon.
Contract.
Shorten.
To become shorter.
To shrink.
Diminish.
kısa
- Boyu, uzunluğu az olan, uzun karşıtı.
- Az süren, uzun olmayan
- Kısa olan şey.
- Ayrıntısı çok olmayan.
- Kısaca, kısaltarak.
- (Kas'a. C.) Tabaklar, çanaklar, çömlekler.
Short.
Brief.
Mini.
Curt.
kısalma
- Kısalmak işi.
Curtailment.
Contraction.
kısalmamak
(neg. form of kısalmak) shorten, run up, shrink.