kırbacık ne demek?
- Tulumcuk.
- Utricle.
kırbacı
- Kırba hastalığını iyileştirmek için okuyup üfleyen kişi.
- [kırbaç] whip, whipper, scourge, horsewhip, tawse, taws, kourbash [Brit.], kurbash.
kırba
- Sakaların içinde su taşıdıkları ağzı dar, altı geniş, deriden yapılmış kap, su kabı, matara.
- Çok su içen kimse.
- Çocuklarda karın şişmesiyle beliren bir hastalık.
- (C.: Kıreb-Kırebat) Saka tulumu. Deriden su kabı.