kürsü ne demek?
- Kalabalığa karşı konuşma yapanların önünde bulunan yüksekçe yer
İki gün süren tartışmalardan sonra Mustafa Kemal kürsüye geldi.
F. R. Atay - Ana bilim dalı.
- Sandalye.
- Bir fakültede araştırma ve öğretim birimi, bölüm.
- Öğretim kurumlarında öğretmenlerin ders vermek için üzerine çıktıkları yüksekçe yer.
- Üniversitelerde aynı alanda ya da birbirine çok yakın alanlardaki bilim dallarında oluşan bir çalışma birimi.
- Profesörlük yeri.
- Pulpit, department, professorial chair.
- Desk.
- Chair.
- Professorial chair.
- Professorship.
- Pulpit.
- Stand.
- Bench.
- Dais.
- Green table.
- Rostrum.
- Tribune.
- Platform.
- Podium.
- Professorship chair.
- Teacher's desk.
- Cushion.
- Seat.
- Lectern.
kürsü başkanı
- Bölüm başkanı.
kürsü hocası
- Camilerde kürsüden vaaz veren hoca, kürsü şeyhi.
- Üniversitede bir bölümde görevli olan öğretim elemanı