kündekar ne demek?
Kökeni: Farsça
- Sedefçi. Kıymetli ağaçları işleyen. Marangoz. (Osmanlıca'da yazılışı: kündekâr)
kündekari
- Kakmacılık.
- (Süsleme) Camilerde kapı, pencere gibi ağaçtan bölümlerin zamanla çalışarak bozulmaması için, bu bölümlerin küçük tahta parçalarını geometrik bezemeler meydana getirecek biçimde yan yana yapıştırarak yapılması tekniği; bu teknikle yapılmış iş.
- Joining.
- Assemblage
künde
- Güreşçinin, hasmını altına alıp bir elini önden, ötekini arkadan geçirerek kilitlemesi.
- Düzen, tuzak, oyun, hile.
- Suçluların ayağına bağlanan demir halka, köstek.
- Ayakta, diz üstünde ya da oturur durumdayken alttaki güreşçiyi belinden, tek bacağından ya da güreş donunun şakından tutarak başının üzerinden aşırıp atma.
- Suçlu bir kimsenin ayaklarına geçirilen tomruk.
- Fatter.
- Hobble.
- Wrestling hold.