küçümseme ne demek?
- Küçümsemek işi
Lüks mevki müşterilerinin, güverte yolcularına bakışı gibi sinire batan bir küçümseme ile bakıyor bana.
H. Taner - Underestimation.
- Setdown.
- Disdain.
- Contempt.
- Contemptibility.
- Contemptuousness.
- Scoff.
- Scorn.
- Looking down on.
- Despising.
- Minimization.
küçümsemek
- Değer ve önem vermemek, küçük görmek
- Make light of.
- Underestimate.
- Underrate.
- Belittle.
- Disdain.
- Undervalue.
- Look down on.
- Depreciate.
- Contemn.
küçümseme amacı ile değil
- No disparagement intended, no disparagement.
küçümseme ile davranmak
- Condescend.