isar ne demek?
Kökeni: Arapça
- Kendisi muhtaç olduğu halde başkasına nimet vermek, cömertlik, ikram.
- Kendi muhtaç olduğu halde bahşiş verme.
- Narh koyma, fiyat veya paha biçme.
- Osmanlıca'da yazılışı: i'sar.
- Sürçtürmek, ayak kaydırmak.
- Dökme, saçma, serpme.
- Cömertlikle verme.
- İkram, bahşiş.
- Bağ, sargı.
isare
- (bkz. isar)
- Esir etmek ve gezdirmek.
isaret algilama
- Mark sensing