invazif ne demek?
- İşgal eden.
- Invasive.
işgal
- Bir yeri ele geçirme
- Bir kimseyi işten alıkoyma, engelleme, oyalama.
- Uğraştırma.
- Kapma, kapım (Aneignung, occupation) (bk. ihrâz).
- Zabtetme, istila etme.
- Occupation.
- Occupancy.
- Possession.
- Distraction.
- Obstruction.
invaziv
- (Tıp) müdahale derinliği
- Girişimsel
- Bir mikroorganizmanın bir konağa girme, orada gelişebilme ve konağın vücudunda yayılarak üreme yeteneği.
- Invasive.
invazyon
- Vücudun patojen mikroorganizmaların hücumuna uğraması, hastalık etkeninin organizmaya girerek dokulara yayılması.
- Kötücül tümörün komşu doku ve oluşumlara yayılması.
- Helmint türlerinin oluşturduğu ve enfeksiyon yerine kullanılan terim.
- İstila, akın, saldırı.
- Vücudun patojen mikroorganizmaların saldırısına uğraması, hastalık etkeninin organizmaya girerek dokulara yayılması.
- Kötü huylu tümörün komşu doku ve oluşumlara yayılması.
- Invasion.