intibaksız ne demek?
- Yaşadığı çevreye veya duruma uymakta güçlük çeken.
- Maladjusted.
intibaksızlık
- Çevreye uymama durumu.
- Bk. uyarsızlık
- Lack of adjustment.
intibak
- Çevreye veya bir duruma uyma, uyum sağlama.
- İki şeyin ölçülerinin birbirini tutması.
- Bir mekanın yükselmesi.
- Adjustment.
- Adaptation.
- Accommodation izlenim.
- Accomodation.
- Conformation.
- Suitability.
- Matching.