interruptive ne demek?
- Kesen, rahatsız eden
- Durduran
- Birbirinden ayıran
- Bölen
interruption
- Arası kesilme
- Kesilme, inkıta
- Kesiklik
- Sekte, kesinti
- Durdurma
- Ara, fasıla
- Sözünü kesme
interrupt
- Ara vermek, fasıla vermek
- Arasını kesmek
- Sekte vurmak, yarıda kesmek
- Kapatmak (görüntü)
- Birinin işine mani olmak
- Kesmek, aralık açmak
- İntizamını bozmak
- Birinin sözünü kesmek
- Söze karışmak, sözünü kesmek