inconceivable ne demek?
- Tasavvur olunamaz
- İdrak edilemez, kavranamaz
- Anlaşılamaz, inanılmaz
tasavvur
- Göz önüne getirme, hayal etme, zihinde bir kişilik kazandırma.
- Tasarım.
- Düşünce, amaç, niyet, maksat, plan
- Bir şeyi zihinde şekillendirmek. Tasarlamak.
- Imagination.
- Thinking.
- Concept.
- Proposal.
- Vision.
- Idea.
inconceivableness
- Anlaşılmazlık
inconceivably
- Kavranabilir olmayan bir şekilde, kavranamaz bir şekilde
- İnanması zor bir şekilde, inanılabilir olmayan bir şekilde
- Hayal edilebilir olmayan bir şekilde