inclination of orbit ne demek?
- Yörünge eğikliği
yörünge
- Bir gök cisminin hareketi süresince izlediği yol.
- Hareketli bir noktanın izlediği veya çizdiği yol, mahrek.
- Bir gezegenin bağlı olduğu dizgenin özeği olan yıldız çevresindeki devinimi sırasında izlediği yol. bkz. tutulum çemberi.
- Devinen bir nesnenin izlediği yol ya da çizgi.
- İletişim uydularının dünya çevresini dolanırken izledikleri yol.
- Bohr Kuramına göre atom çekirdeği çevresinde elektronların yer alabileceği erke düzeyleri ya da erke kabuklarına verilen ad.
- Orbit "of heavenly body".
- Circle.
- Orbit.
- Path.
inclination of an orbit
- Yörünge eğikliği
inclination
- Meyil, eğilim, yatma
- Bayır, yokuş
- İstek, rağbet, heves
- Eğim, eğim açısı
- Eğiklik, eğilme
of
- Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
- Ugh!.
- In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
- Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
- Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
- Oil filters.
- Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
- Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
- Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
- Optional Form Source: US EPA.
orbit
- Kuşlarda gözün çevresindeki deri.
- Eklem bacaklılarda göz saplarının çıktığı çukur.
- Böceklerde bileşik gözün etrafındaki belirgin bölge.
- Bkz. yörünge
- Göz çukuru.
- Augenhöhle
- Yörünge
- Çember
- Yörüngeye sokmak
- Yörüngede dönmek