inceltilmiş ne demek?
- Fine spun, spun.
fine
- Para cezası
- Para cezasına çarptırmak
- Güzel, ince, zarif
- Güzel, hoş, iyi
- Saf, katkısız, katışıksız, halis
- Hassas, ince ruhlu, duygulu
- Ala, mükemmel, üstün: berrak, açık
- Berraklaştırmak, arıtmak, açılmak, berraklaşmak
- Toz haline getirmek
- Güzelleşmek
inceltici
- Boyaların yoğunluğunu azaltmak, sulandırmak amacıyla kullanılan kimyasal birleşimlerin genel adı, tiner.
- (Resim) Yağlıboya resimde tüpten çıkan boyayı sulandırmak için kullanılan, terpentin içinde eritilmiş sakız ile biraz haşhaş ya da ketenyağı karışımı sıvı.
- Selülozdan yapılma ya da bireşimsel verniklerin akıcılığını arttırmak ve ağaca sürülmesini kolaylaştırmak için kullanılan eritici-inceltici sıvı.
- Vizkozitesini ayarlamak veya inceltmek için yağ bazlı boyalara ilave edilen nafta, benzen v.s. gibi düşük vizkoziteli sıvılar.
- Thinner.
- Thinner tiner.
- Thinner; diluting agent.
- Verdünnungsmittel
- Diluant
inceltim
- [a,b] aralığının bir p bölüntüsü verildiğinde,,[a,b] nin ( ) kapsamasını gerçekleyen P' bölüntüsü.
- Refinement.
- Raffinement