işlenmek ne demek?
- İşleme işi yapılmak
Baş tarafına, büyük yatlarda olduğu gibi, yaldızlı bir çiçek işlenmişti.
S. F. Abasıyanık - To be processed.
- To be worked up.
- To be embroidered.
- To be treated.
- To be discussed formally.
işleme
- İşlemek işi.
- Şiş, tığ, iğne vb. araçlarla elde yapılan, örgü, nakış, oya gibi işlerin genel adı, el işi
- İnce ve süslü işlenmiş.
- Herhangi bir konuyu ele alarak inceleme.
- Bir filmdeki gizli görüntüyü ortaya çıkarmak için, gümüş bromürlü tabakanın laboratuvarda çeşitli kimyasal işlemlerden geçirilmesi.
- Görüntü iyileştirme araçlarından yararlanılarak izlerin karakteristik özellikleri, grubu, merkez ve deltasının işaretlenmesi.
- Hukukî tagyîr.
- Bk. işlem
- Working.
- Processing.
işlenme
- İşlenmek işi.
işlenmemiş
- Rough, raw, unworked, uncut, unfinished, unbroken, unlabored, unlaboured [Brit.], uncultivated, virgin, crude, rude, uncommitted, undressed, unreclaimed, untilled.
- Undeveloped.