işçi ne demek?
- Başkasının yararına bedenini, kafa gücünü veya el becerisini kullanarak ücretle çalışan kimse
Gazetelere daha ziyade biz işçiler sahiptik.
H. C. Yalçın - Toplu olarak yaşayan böceklerde üreme yeteneğinde olmayan, topluluğun işlerini gören dişi veya erkek.
- Üretim sürecine bir bedel karşılığında emeğiyle katılan kişi.
- Sosyete yapan böceklerde üreme yeteneğinde olmayan ve sosyetenin işlerini yapan dişi ve erkek bireyler.
Worker.
Workman.
Laborer.
Labourer.
Employee.
Workingman.
Prole.
Proletarian.
Soldier.
Hand.
Labour.
Blue-collar worker.
Establishment committee.
Foreman.
Wage earner.
Working man.
Worker, labourer.
Ouvrière
işçi arı
Worker-bee, nurse.
işçi ayartma
- Daha yüksek ücret ya da çıkar sağlayarak diğer işletmelerden işçi alma.
Labor piracy.
Piraterie d'ouvrier