içkili ne demek?
- İçki içmiş olan.
- İçki içilen
Köylülerle beraber içkili belediye bahçesinin içinden saz dinledim.
S. F. Abasıyanık - İçki içmiş olarak.
Drunk.
Spiked.
Selling alcoholic drinks.
Intoxicated.
Where alcoholic beverages are served.
içki
- İçinde alkol bulunan içecek
- İçki içme işi
Drinking.
Drink.
Alcoholic drink.
Alcohol.
Booze.
Bottle.
Hooch.
Juice.
içkili eğlence
Potations, revelry.
içkili olmak
Be the worse for drink.