hypothetical ne demek?
- Varsayım niteliğinde
- Farazi, kuramsal
- Bkz. hipotetik
varsayım
- Deneylerle henüz yeter derecede doğrulanmamış, ancak doğrulanacağı umulan teorik düşünce, faraziye, hipotez.
- (Lat. Suppositio ile eşanlamlı)(Yun. hypothesis=alta konan, temel, ilke, öndayanak, koşul,varsayım < hypo = alt, altta; thesis = koyum) : 1- (Matematikte ve mantıksal çıkarımlarda) Mantıksal sonuçlar çıkarmak üzere öndayanak olarak öne sürülen önerme ya da önermeler birliği. 2- (Deneysel bilimlerde) Belli bilgilere olanak sağlamak, bağlantıları anlaşılır kılmak, olayları açıklamak üzere geçici olarak konmuş bilimsel öneri; olayları geçici bir açıklama biçimi; ama ancak deneyle yöntemli bir biçimde denetlendikten sonra geçerliliği kabul edilebilir. 3- Düşünmenin temellendirilmesi olarakvarsayım: düşünmenin, herhangi bir konuda ileri sürdüğü bir savı tanıtlamak üzere koyduğu öndayanak. (Bu anlamda Yeni Kantçılardan Cohen ve Natorp'ta düşünmenin temel ilkesi, temel yöntemidir.)
- Conjecture.
- Guess.
- Guesswork.
- Hypothesis.
- Supposition.
- Presumption.
- Hypothesis hipotez.
- Faraziye.
hipotetik
- Varsayımlara dayanan.
- Varsayımsal.
- Bk. sayılgılı
- Hypothetic.
- Hypothetical.
- Suppositious.
hypothetical imperativ
- Koşullu buyruk
hypothetical population
- Varsayımsal nüfus
- Yapay kitle
- Hipotetik popülasyon
- Yapay evren