host ne demek?
- Ev sahibi
- Kalabalık, çokluk
- Davet veren kimse
- Konuk etmek, evsahipliği yapmak, ağırlamak
- Eski ordu.
- Evsahibi (erkek)
- Sunuculuk yapmak
- Ev sahibi olarak eğlendirmek.
- Mihmandar
- Otelci, hancı
- Bir asalağı besleyen hayvan veya bitki
- Bazı Hıristiyan kiliselerinde Aşayı Rabbani ayininde takdis edilen ekmek, okunmuş ekmek.
ev
- Evin iç düzeni, eşyası vb.
- Yalnız bir ailenin oturabileceği biçimde yapılmış yapı.
- Bir kimsenin veya ailenin içinde yaşadığı yer, konut, hane
- Aile.
- Soy, nesil.
- (Mimarlık) İçinde oturup barınılacak yapı.
- Domestic.
- House.
- Household.
- Home.
host a meeting
- Toplantı Düzenle
host address
- Ana bilgisayar adresi