honed finish ne demek?
- Perdah
perdah
- Parlatma, parlaklık verme.
- Sakal tıraşından sonra kıl çıkış yönünün tersine yapılan ikinci tıraş.
- (Heykel, Mimarlık) Maden, mermer ya da ağaç bir yüzeyi pürüzsüz hale getirme eylemi.
- 1. cila, parlaklık, parlama. parlatma, parlaklık verme. 2. budanmış asmadan yeni süren çubuk.
- Facing.
- Finish.
- Polishing.
- Sheen.
- Giving a sheen to.
- Shaving one's beard again.
hone
- İnce bileği taşı
- Ustura bilemeye mahsus taş
- Bilemek.
- Kılağılamak
honer
- Bileyici, üzerinde bir aletin keskinleştirilebildiği taş
finish
- Mükemmelleştirmek
- Rötuş yapmak, cilalamak
- Gitar boya veya cilasının dışarıdan görünen katı.
- Bitirmek, sona erdirmek
- Tamamlamak, ikmal etmek
- Terbiye etmek
- Mahvetmek
- Telef etmek, yıkmak
- Yok etmek
- Bitmek, sona ermek, nihayet bulmak