hoşgörüsüz ne demek?
- Hoşgörüsü olmayan
Bakın, hikâye zordur, acımasız ve hoşgörüsüzdür. Oturursunuz ve başından kalkamazsınız.
T. Dursun K - Hoşgörü ile davranmayan
- Müsamahasız
- Toleranssız
- Adamant.
- Intolerant.
- Hard.
- Strict.
- Uncharitable.
- Strict toleranssız.
hoşgörüsüzlük
- Müsamahasızlık
- Toleranssızlık
- Hoşgörüsüz olma durumu
- Austereness.
- Impatience.
hoşgörü
- Her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu, müsamaha, tolerans
- Bir boksörün ağırlık sınıfındaki ağırlığının kabul edilecek kadar azlığı veya çokluğu.
- Bir doğabilimsel nicelik için saptanan yanılgı tutarı.
- (Lat. tolerantia < tolerare = katlanmak) : 1- Başkalarının düşünce ve kanılarını hoşgörme, onların da geçerliliklerine karşı tepki göstermeme. 2- Başkalarının düşünce ve kanılarını özgürce dile getirmesini ve düşüncelerine göre yaşamasını hoşgörme tutumu. // Batı dünyasında özellikle 16. yüzyıldan beri din baskısından kurtulmayla dinsel sorunlar karşısındahoşgörü başlamıştır. (Nicolaus Cusanus'un "De pace fidei" adlı yapıtı yol açıcı olmuş, sonradan Bodin, Spinoza, Locke, Voltaire bu konuda etkili yapıtlar vermişlerdir.)
- Tolerance.
- Indulgence.
- Allowance.
- Toleration.
- Clemency.
- Complaisance.