hergelelik ne demek?
- Hergele olma durumu
Bu birçok şeylerin içinde kederler, zayıflamalar, açlıklar ... ve hergelelikler vardı.
S. F. Abasıyanık
hergele
- Binmeye veya yük taşımaya alıştırılmamış at veya eşek sürüsü.
- Terbiyesiz, görgüsüz kimse
- Binilmek ve yük taşımak için alıştırılmamış at, kısrak, beygir veya merkep sür--uşu--.
- Rascal.
- Scoundrel.
- Unbroken horse.
- Rake.
- Blackguard.
- Hoodlum.
- Rough.
hergele
- Binmeye veya yük taşımaya alıştırılmamış at veya eşek sürüsü.
- Terbiyesiz, görgüsüz kimse
- Binilmek ve yük taşımak için alıştırılmamış at, kısrak, beygir veya merkep sür--uşu--.
- Rascal.
- Scoundrel.
- Unbroken horse.
- Rake.
- Blackguard.
- Hoodlum.
- Rough.
hergeleci
- Yaban atlarına bakan kimse, yabani at çobanı
- Person who looks after unbroken horses, donkeys, or mules; trainer of unbroken horses, donkeys, or mules.