helm of state ne demek?

  1. Eyalet yönetimi

eyalet

  1. Çoğunlukla valilerce yönetilen ve yönetim bakımından bir tür bağımsızlığı olan büyük il.
  2. Osmanlı İmparatorluğu'nda en büyük sivil ve asker yönetim bölgesi.
  3. Osmanlı devletinde en büyük sivil ve askerî yönetim bölgesi.
  4. (C: Eyalat) Vilayet. Bir valinin idaresinde olan memleket, şehir.
  5. (en)Formerly, one of the administrative divisions or provinces of the Ottoman Empire; now called a vilayet.
  6. (en)National state.
  7. (en)State.
  8. (en)Principality.
  9. (en)Commonwealth.
  10. (en)Province.

helm

  1. Yönetim
  2. Miğfer
  3. Baskısız
  4. Baş, lider
  5. Dümen
  6. Dümen yekesi, dümen takımı
  7. İdare, kontrol

helme

  1. Fasulye, pirinç, buğday vb. taneler kaynatıldığında nişastanın çökelmesiyle oluşan koyu sıvı.
  2. Bazı bitkilerin kök, çiçek ve tohumlarında bulunan koyu kıvamlı madde.
  3. (en)Helmets.

of

  1. Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
  2. (en)Ugh!.
  3. (en)In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
  4. (en)Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
  5. (en)Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
  6. (en)Oil filters.
  7. (en)Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
  8. (en)Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
  9. (en)Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
  10. (en)Optional Form Source: US EPA.

state

  1. Belirlemek, saptamak
  2. Belirtmek, ifade etmek, söylemek
  3. Açıklamak, bildirmek
  4. Beyan etmek
  5. Devlet, devlete ait
  6. Hal, vaziyet, durum, keyfiyet
  7. Resmi
  8. Siyasi
  9. Tayin etmek, saptamak, tespit etmek.
  10. Hükümet

Türetilmiş Kelimeler (bis)

helmhelmehelme dökmekhelme gibihelmedhelmelendirmekhelmelenmehelmelenmekhelmeleşmehelmelihelhel min mezidhelahela çukuruhela dönen şeyofof a certain ageof a certain lengthof a certain qualityof a collapseof a deviceof a good familyof a hogof a kindof a moment agooo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın