havalanmak ne demek?
- Temiz hava alması sağlanmak, havası değiştirilmek.
- Yerden ayrılıp göğe uçmak
Kuş biraz havalanıp başka bir kayaya kadar güçlükle, zorlukla uçtu.
S. F. Abasıyanık - Bir şey hava akımıyla yer değiştirmek.
- Kibirli, gururlu, çalımlı davranışlarda bulunmak.
- Yerinde oturamaz duruma gelmek.
- Beğenilmeyen davranışlarda bulunmak.
- Blast off.
- To be aired.
- To be airborne.
- To become flighty.
- To be ventilated.
- To take off.
- To lift off.
- To behave in a too free-and-easy a way.
- To get off the ground.
havalanma
- Havalanmak işi.
- Blastoff.
- Aeration.
- Ventilation.
- Lift-off.
- Take-off.
- Takeoff.
- Being aired.
- Flying- off deck.
- Take off.
havalanma motoru
- Takeoff booster