hammer ne demek?
- Çekiç, tokmak
- Çekiçlemek, çekiçle vurmak
- Çakmak, işlemek
- Çekiçle çakmak, çekiçle dövmek
- Dövmek
- Ağır yenilgiye uğratmak
- Hızlı atmak
- Muhtelif aletlerin uzunca, yassı ve ekseriya oynak kısımları
- Yumruk atmak, yumruklamak
- Tüfek horozu
- Mezatçı tokmağı
- Çekiçle işlemek
- (kalp) hızla atmak
- Saldırmak, hücum etmek
- Zihnen çok çalışmak
- Çekiç kemiği
hammer an idea into ones head
- Birinin kafasına bir fikir sokmak, bir fikri tekrar tekrar söylemek (Yazılışı: hammer an idea into one's head)
hammer and nail
- Çekiç ve Çivi