hüsran ne demek?
- Beklenilen şeyin elde edilememesi yüzünden duyulan acı
Mahinur müteahhitle evlenip gitti, beni hüsranlarımla yalnız bıraktı.
H. Taner - Zarar, ziyan.
- Ümit edilenin elde edilememesinden duyulan elem. Mahrumiyet acısı.
- Disappointment.
- Frustration.
- Chagrin.
- Defeat.
- Damaga zarar.
- Ziyan.
- Loss.
- Damage.
hüsrana uğramak
- Beklenen sonucun elde edilmemesi nedeniyle çok üzülmek, acı çekmek.
- Beklenilen sonucun elde edilememesi sebebiyle çok üzülmek, acı çekmek: Bunun aksini umanlar aldanacaktır, hüsrana uğrayacaktır. -K. Korcan.
- To be disappointed/frustrated.
hüsr
- Ziyan, kayıp, zarar.