giysi ne demek?
- Her türlü giyim eşyası, giyecek, elbise, libas, urba
Hanımlar, tatil köylerinde son moda giysiler giyiyorlar.
Ç. Altan - Oyuncuların rol gereği giydiklerigiysi.
- Bir filmde, izlencede kullanılan giyeceklerin tümü.
Clothes.
Clothing.
Dress.
Costume.
Apparel.
Attire.
Caparison.
Garment.
Guise.
Raiment.
Robe.
Tire.
Toggery.
Vesture.
Wear.
Getup.
Togs.
Garments.
Gear.
Tags.
Frock.
Domino.
Habit.
Number.
Dress suit.
Wrap.
Theatrical costume.
Costumes, gowns.
Kostüm
Costume de théâtre
Costumes
giysi arabası
- Sanatçıların giysilerinin bulunduğu araba.
Warbrobewagon.
Garde-robe
giysi bekleyici
- Seyircilerin palto, şapka, baston, şemsiye gibi eşyalarının korunduğu yerde bunları bekleyen görevli.
Cloakroom attendants.
Dames du vestiaire