gerileyici ne demek?
- Geri giden, gerileyen.
- Bkz. regresyon
- Regresyon özelliği gösteren
- Delaying.
- Retrogressive.
- Regressive.
geri
- Arka, bir şeyin sonra gelen bölümü, art, alt taraf, ileri karşıtı
- Bundan başkası
- Son, sonuç.
- Bir şeyin sona kalan bölümü.
- Geçmiş, mazi
- Hayvanda boşaltım organının dışı.
- Eksik gösteren (saat).
- Aptal, anlayışsız.
- Araba üzerine gerilerek kenarları arabanın korkuluğuna tutturulan ve içine saman veya tahıl doldurulan büyük kıl çuval.
- Vücudun ortasından geçen çizgiyle dar açı yapan çizginin gösterdiği ve ilerinin karşıtı olan yön.
regresyon
- Diğer bir olayın belirli bir büyüklüğüne karşılık bulan bir olayın yaklaşık büyüklüğünü bulma amacını güden işlem.
- Bk. deniz gerilemesi
- Bk. birlikte gidişim
- Bir hastalık belirtisinin gerilemesi, şiddetinin azalması.
- Gerileme
- Gerileme; bir organın yapı ve görev bakımından gerilemesi.
- Hastalık veya yangı belirtilerinin gerilemesi, belirtilerin yatışması.
- Y değişkeninin X bağımsız değişkenine matematiksel bir ifadeyle bağımlı olması.
- Hastalık belirtilerinin gerilemesi, belirtilerin yatışması.
- Bk. bağlanım
gerileyici aşınma
- Akarsuların yataklarını uzatmak için, kaynakları yönünde yukarı doğru yaptığı aşındırma.
- Headward erosion.
- Rückschreitende Erosion
- Érosion regressive
gerileyici benzeşme
- Kelimelerde sonraki sesin önceki sesi etkilemesi: Eczacı > ezzacı, çarşanba >çarşamba gibi.
- (Derleme., gerileyen benzeşme, gerilek özümleme) Sözcükte sonraki sesin önceki sesi etkilemesi: (sübaşı) > subaşı, eczacı> (ezzacı) , (o+ile) > öyle vb.
- Regressive assimilation.
- Backward assimilation.
- Assimilation régressive