gerilemek ne demek?
- Geri çekilmek, geriye çekilmek
Dürdane gerileyip baktı, kurnaz bir kahkaha ile göğsü oynadı.
M. Yesarî - Daha aşağı bir dereceye düşmek.
- Hastalık, gelişmeksizin yok olmaya yüz tutmak.
- Bir tepki karşısında katı sayılan bir tutumdan vazgeçmek.
- Bir yere takılmaya, geçirilmeye yarayan eğri ve ucu sivri demir
Kız eğilmiş, panjurun kanatlarını çengellerine takıyor.
R. H. Karay - Basketbolda çembere yan durarak tek elle baş üzerinden geçirilerek atılan şut, çengel atış.
- Lose ground.
- Regress.
- Recede.
- Degrade.
- Drop back.
- Stand back.
- Fall back.
- Worsen.
- Deteriorate.
- Draw back.
- Drop behind.
- Drop off.
- Redound.
- Remount.
- Retreat.
- Retrograde.
- Slip.
- Turn back.
- Retrogress.
- To move backward.
- To recede.
- To worsen.
- To draw back.
- To go back.
- To retrograde.
- To retrogress.
- To regress.
- To retreat.
- To lose ground.
gerileme
- Bkz. regresyon
- Bir dokunun, bir organın bir evrim geçirmesi veya bir yapının basitleşmesi.
- Sonuçlardan ilkelere, etkilerden sebeplere ve birleşiklerden yalınçlara doğru usa vurma işlemi.
- Kavrama yeteneğinin giderek zayıflaması durumu.
- Geri çekilme, ricat.
- Gerilemek işi.
- Sonuçlardan ilkelere, etkilerden nedenlere ve bileşikten yalınca doğru usavurma işlemi. 2.-Yakın geçmişle ya da yeni olaylarla ilişkili anıların azalması.
- Gerçekliklerin ağır bastığı yetişkinler dünyasının güçlükleri karşısında, çocukluk yıllarının anılarıyle dolu bir düş dünyasına kaçış.
- Yetişkinlerde çocukça davranışların yeniden başlaması.
- Etkili biçimde ayırımlar yapma, yargılama ve usavurma yeteneğinin yitirilmesi.
gerileme çizgileri
- İstatistikde ve yanılgılar hesabında söz edilir: X, Y gibi iki nicelik için ölçülen Xi, Yi değerlerinin ortalaması X, Y; AXi = Xi-x, AYi = Yi-Y olmak üzere, (AXi, A Yi) çiftlerinin çizgede verdiği noktalardan geçen en olası AY = f (AX) ve AX = q(AY) eğrileri.
- Regression lines.
- Lignes de régression