genetic carrier ne demek?
- Gen taşıyıcı
gen
- Geniş.
- Üçgen, dörtgen vb. geometri terimlerinde "kenarlı" anlamıyla kullanılan bir söz.
- Bir süre sürülmeyerek boş bırakılmış (tarla)
- İçinde bulunduğu hücre veya organizmada özel bir etkisi olan, kuşaktan kuşağa ve hücreden hücreye geçen kalıtımsal öge
- Kalıtlık
- Kalıtsal materyalin tek bir birimini oluşturan kalıtım faktörü.
- Kromozom üzerinde belirli bir yer işgal eden kalıtımın temel birimi. Kalıtsal karakterler ana babadan oğul dölegenlerle taşınır. Tek birgen belirli bir DNA uzunluğunda (bazı virüslerde RNA) olur.genler protein sentezini yönetir, kendilerini eşler ve RNA tiplerinin sentezini yaparlar. Polipeptit zincirinin sentezini yöneten fonksiyonelgen bir sistrondur.
- Dna üzerinde belirli bir baz dizisi uzunluğundan meydana gelmiş, bir polipeptit zincirinin veya bir RNA zincirinin üretiminden sorumlu ve bu sentezleri düzenleyen bir regülatör ve bir operatör bölge içeren DNA parçası.
- Kromozomlarda bulunan ve kalıtsal karakterlerin bir dölden diğer döle taşınması, karakterlerin gelişmesi ve tayiniyle ilgili olan kalıtım faktörleri.
- DNA molekülünün ortalama 1500 nukleotitten oluşmuş canlının kalıtsal özelliklerinden herhangi birini taşıyan parçası.
genetic code
- Genetik kod, genlerin kromozom içindeki dizilişi
genetic constitution
- Genetik yapi
carrier
- Kurye, ulak
- Nakliye şirketi, nakliyeci
- Taşıyan şey veya kimse
- Bir mikrobu kendisi bağışık kalarak başkasına bulaştıran insan veya bitki
- Bir elemanı bir karışımdan diğer bir karışıma tasıyan katalitik madde
- Taşıyıcı, hamal
Türetilmiş Kelimeler (bis)
genetic codegenetic constitutiongenetic counsellinggenetic defectgenetic diseasegeneticgenetic disordergenetic effectsgenetic endowmentgenetic engineeringgenetgenegene amdahlgene cloninggene clustergene complexcarriercarrier bagcarrier based aircraftcarrier born aircraftcarrier channelcarrier currentcarrier current relaycarrier detectcarrier filtercarrier frequencycarriecarriedcarried at costcarried by acclamationcarried forward