garnishment ne demek?
- Süs, haciz, ihbarname, çağrı
garnish
- Haczetmek
- Mahkemeye çağırmak
- Tebliğ etmek
- Süslemek, garnitürlemek
- Donatmak, süslemek
- Bir servis tabağındaki yemeğin etrafını süslemek
- Allayıp pullamak
garnishable
- Süslenebilir (yiyecek hakkında)
- Haczedilebilir
- Kanunen el konulabilir (örneğin, mülkiyet, para)