garaz ne demek?
- Hedef, amaç, maksat.
- Birine karşı güdülen kötülük etme isteği, kin
Bağnaz, şu yahut bu düşünceye değil, düşünen kişiye, düşünmeye garazdır.
N. Ataç - Niyet, gaye, kasıt
- Kötü niyet, kin
- Bkz. erek
- Hard feeling.
- Malice.
- Prejudice.
erek
- Gerçekleştirmek için tasarlanan ve erişmek istenilen şey, amaç.
- Alıcı ışıtacının, üzerinde elektronik görüntü oluşan bölümü.
- Almaçlarda görüntülüğün iç çeperi.
- Amaç, gaye.
- Hedef.
- Misvak ağacını çok yediğinden dolayı devenin karnı incinmek.
- Eğitim etkinliklerine yön veren, öğrencilere kazandırılması istenilen davranımların oluşumunda hep göz önünde tutulan ve önceden düşünülen sonuç.
- Bir iş yapılırken, bir eyleme geçilirken varılmak istenilen son.
- Aim.
- Goal.
garaz garez
- gizli düşmanlık; asıl maksat; erek; amaç; hınç
garazalud
- Garezi, hususi bir maksadı olan. (Osmanlıca'da yazılışı: garaz-alud)