gıcırdamak ne demek?
- Gıcırtı çıkarmak
Tren fazla yüklü olduğu için istediği sürati alamıyor, tekerlekler, dingiller gıcırdıyordu.
A. Gündüz - Creak.
- Grate.
- Rasp.
- Squeak.
- To creak.
- To squeak.
- To grate.
- To crunch.
- To chatter.
- To jar.
gıcırtı
- Sert nesnelerin birbirine sürtünmesi sonucu çıkan ses, gıcır gıcır
- İleri geri söylenme, tepki gösterme, protesto
- Creak.
- Scrape.
- Screech.
- Squeak.
gıcırdama
- Birbirine sürten dişlerin ortaya çıkardığı ses
- Gıcırdamak işi.
- Grinding.
gıcırdamamak
- (neg. form of gıcırdamak) creak, rustle, gnash, clack, grate, grit, groan, jar, squeak, squeal.