güvenmek ne demek?
- Güven duymak, güveni olmak, itimat etmek
Bu işte size güveniyorum. Kendimi kuvvetli görmek biraz fazla kendime güvenmek olur.
H. E. Adıvar - Fall back upon a thing.
- Pin one's faith on.
- Give credence to.
- Place reliance in.
- Place reliance on.
- Rely on.
- Trust.
- Count on.
- Have confidence in.
- Believe.
- Put faith in.
- Put one's trust in.
- Accredit.
- Bank on.
- Bargain on.
- Base oneself on.
- Build.
- Calcul.
- Credit.
- Depend.
- To trust in.
- To rely on.
- Confide in.
- Figure on.
- Lean.
- Rely.
- Repose.
- Rest upon.
- Take into confidence.
güvenme
- Güven duyma, güveni olma.
- Bk. güven
- Dependence.
- Trusting.
- Relying.
- Trust.
güvenmelik
- Bir mal veya hizmetin satışı sırasında taraflar arasında kesin sözleşme yapılmadan önce alıcının satıcıya satış bedelinden düşülmek üzere ödediği para.
- Earnest money, deposit.