güncelleştirmek ne demek?
- Güncel duruma getirmek.
- Update.
- To bring sth up to date.
- To bring up to date.
güncel
- Günün konusu olan, şimdiki, bugünkü (haber, olay vb.), aktüel
- İçinde bulunulan an için bir anlamı, bir önemi olan; konuşulan anda ortaya çıkan ya da var olan.
- Actual.
- Up-to-date.
- Timely.
- Topical.
- Live.
- Living.
- Newsworthy.
- Current.
güncelleştirme
- Işi.
- Güncelleştirme işi.
- Updating.
güncelleştirme ızni
- Allow updating