gönüllü ne demek?
- Bir işi yapmayı hiçbir yükümlülüğü yokken isteyerek üstlenen.
Yabancı dil bildiği için de Kore'ye gönüllü olarak göndermeye kalkmışlardı.
Ç. Altan - Çok istekli.
Henüz nizamiye ve gönüllü taburların neferleri dağılmamıştı.
Ö. Seyfettin - Seven kimse veya sevgili.
- Kendi isteği ile asker olan kimse.
- Bk. yerlikulu.
- Willing.
- Voluntary.
- Ready.
- Volunteer.
- Prepared.
- Lover.
- Of one's own accord.
- Voluntarily.
- Unsalaried clerk.
- Volotaire
yerlikulu
- Önemli kalelerde (Mısır, Bağdat, Musul, Diyarbakır, Kars, Erzurum, Budin, Temeşvar gibi) yeniçeri yerine kullanılan gönüllü kale askeri.
gönüllü ağası
- Savaşlara gönüllü olarak katılan askerin komutanı.
gönüllü asker
- Volunteer, terrier, territorial.