gömülmek ne demek?
- Gömme işi yapılmak veya gömme işine konu olmak
Çok muhteşem bir cenaze töreniyle gömüldü.
Ç. Altan - Yerleşmek, oturtulmak, kendini gömmek
- Yok olmak, kaybolmak, görünmez olmak
Eğer meselede bir sır varsa, o sır Nina ile denize gömülmüştü.
R. H. Karay - Bir şeyin derinliğine inmek
Hepsi kendi hayatlarının matemine gömülmüş bir hâlde dalgın ve mahzun idiler.
H. C. Yalçın Lapse.
To be buried.
To sink deeply into.
To be laid to rest.
gömülme
- Gömülmek işi.
- Blastosistin anne döl yatağının endometriyumuna yerleşmesi olayı, yataklanma. Trofoblast hücrelerinin salgıladıkları proteolitik enzimler embriyonun döl yatağı içerisine gömülmesini sağlar.
Nidation.
gömülmemek
(neg. form of gömülmek) be buried, sink, sink into, be swamped with, dive.