fusionwelding ne demek?
- Kaynaşma kaynağı yapma
kaynaşma
- Kaynaşmak işi
- Kalabalığın çok olduğu bir yerde kıpırdanma, hareketlilik.
- Huzursuzluk
- Ayrı hecelerdeki iki ünlünün bir tek ünlüde veya birden çok hecedeki seslerin tek hecede toplanması olayı. Bu olay daha çok kelime birleşmelerinde görülür: gidemedim (< kēt-e umadum), sekiz on > seksen, dokuz on > doksan, cumartesi (< cuma ertesi), niçin (< ne için), neyse (< ne ise), her neyse (< her ne ise), nasıl (< ne asıl), neylersin (< ne eylersin), ayol (< ay oğul), güllaç (< güllü aş), sütlaç (< sütlü aş), yirmi (< yigirmi), doğurmak > dBormak, yapurgak > yaprak, geleceğim > gelcem vb.
- Bk. birleşme
- Contraction.
- Fusion.
- Agitation.
- Surge.
- Joining together.
fusion
- Bkz. füzyon
- Birbirine temas eden iki organın birbirine yapışması durumu
- Erime, eritme, eritip birleştirme
- Kaynaşma, kaynama, birleştirme
fusion bomb
- Füzyon bombası