furya ne demek?
- Olağandan çok fazla bulunma durumu
O satış furyası içinde herkes birbirine kitabı okuyup okumadığını soruyor.
N. Cumalı - Run, instance of jogging or moving quickly; rush, speed, haste.
fury
- Çılgınlık, taşkınlık
- Gazap, kızma
- Kızgın kadın, kızgınlık
- Şirret kadın
- Yılan saçlı tanrıça
- Yılan saçlı üç tanrıçadan biri
- Hiddet, şiddet
- Öfke, sinir
fur
- Kürk ile kaplamak, kürk ile süslemek, kireç tabakası oluşturmak
- I, f (red, ring) kürk, kürk manto; post; f kürkle kaplamak; pas veya kir bağ lamak (dil); mim döşeme tahtalannın al tına parça koymak make the fur fly ABD, k dili kavga çıkarmak rub a per son's fur the wrong way sinirine dokun mak, asabını bozmak furry s kurk kaplı,kürke benzer; tuylü