frolicking ne demek?
- Edepsiz davranma.
- Şen.
edepsiz
- Utanılacak işleri hiç sıkılmadan yapan, utanmaz, sıkılmaz, terbiyesiz (kimse).
- Sakınılacak kötü (kimse), şirret
- Hussy.
- Indecent.
- Nasty.
- Naughty.
- Spicy.
- Immoral.
- Ill-mannered.
- Shameless.
frolicker
- Eğlence düşkünü olan kimse, neşeli bir şekilde etrafta zıplayan kimse, eğlenen kimse
frolic
- Oyun oynamak
- Hayat dolu
- Sıçrayıp oynamak
- Muziplik
- Keriz
- Eğlence
- Coşma, neşe
- Gülüp eğlenmek
- Neşeli, şen, canlı