fringe ne demek?
- Saçak takmak
- Saçak, püsküllü saçak
- Saçak gibi şey
- Kenar
- Işın kırılmasından meydana gelen koyu çizgilerden biri
- Saçak veya kenar takmak
- Kenarını bastırmak
- Perçem, kakül
- Kenarında bulunmak
- Şerit
saçak
- Bazı giyim eşyalarında veya döşemeliklerde kumaş kenarlarına dikilen süslü iplikten püskül.
- Havlu, halı vb.nin kenarı boyunca sarkan püskül.
- Bir yapının herhangi bir bölümünü güneş ve yağmurdan koruması için, o bölümden dışa taşkın ve altı boşta olarak yapılan örtü.
- Bir gaz ortama yerleştirilen ve yüksek bir potansiyel verilen ve nesnenin yüzeyinde oluşan ışık olayı.
- Görünüşü saçağı andıran, püskül
- Çerçevenin üst kenarından aşağı sarkan sınır perdesi.
- Fringe.
- Eave.
- Valance.
- Eave (s.
fringe area
- Girişim alanı
fringe benefit
- Ek ücret
- İşçi tazminatı
- İkincil fayda
- Bir çalışanın maaşına ek olarak aldığı kazanç