flirt with ne demek?
- Kırıştırmak
kırıştırmak
- Kırışmasına sebep olmak.
- Karşı cinsten biriyle yakın ilişkide bulunmak, flört etmek
- Flirt with.
- Cockle.
- Wrinkle.
- Wrinkle up.
- Corrugate.
- Crinkle.
- Crumple up.
- Frill.
flirt
- İki yana sallamak (yelpaze gibi)
- Ani hareket
- Kur yapmak, flört etmek
- Sallamak, sallanmak
- Fırlatmak, hızla hareket ettirmek
- Fırlamak
- Flört etmeye alışkın kimse
flirtation
- Flört, kur
- Flört etme
- Kur yapma
- Macera
with
- İle birlikte
- Birlikte, beraber
- İle
- -den
- -e
- -e rağmen
- İle beraber
- Karşı
- Geri
Türetilmiş Kelimeler (bis)
flirtflirtationflirtatiousflirtatious airflirtatiouslyflirtatiousnessflirtingflirtinglyflirtyflibbertigibbetflicflickflick dağlayıcısıflick throughwithwith a bad reputationwith a batterywith a beardwith a beautiful voicewith a bedwith a crackling noisewith a crackling soundwith a crunchwith a crunching noisewitwitanwitchwitch doctorwitch hazel