flattery ne demek?
- Kompliman
- Yaltaklanma
- Dalkavukluk
- Övme, pohpohlama
kompliman
- Gönül okşayıcı, hoşa giden söz.
- Koltuklama.
- Compliment.
- Flattery.
- Bouquet.
- Sugar.
- Mealy-mouthed flattery.
- Soft soap.
flatter
- Ümit vermek
- Methetmek, övmek
- Kompliman yapmak
- Olduğundan güzel göstermek
- Göklere çıkarmak
- Yaltaklanmak, yağ çekmek
- Dalkavukluk etmek
- Gururunu okşamak
- Pohpohlamak, yağ yakmak
flatter oneself
- Sanmak, hayaline kapılmak