felicitously ne demek?
- Yerinde söylenmiş
yerinde
- İyi, yeterli
- Zamanı, yeri uygun düşerek, gerektiği biçimde.
- Durumunda
- Answerable.
- Applicable.
- Apposite.
- Appropriate.
- Apropos.
- Becoming.
- Befitting.
felicitous
- Mutlu, mesut
- Münasip, isabetli
- Uygun, yerinde
felicitousness
- Mutluluk