fecir ne demek?

  1. Tan vakti

    Baktık geceden fecre kadar ellerde / Yıldızlara yükselen kadehler gördük.

    Y. K. Beyatlı
  2. Tan kızıllığı

    Bu fecir dediğimiz aydınlanmanın başını belli etmek için ak iplikten kara ipliği seçmek kıstas sayılmıştır.

    B. Felek
  3. Bk. alacakaranlık
  4. Bk. gün ağarması
  5. Sabaha karşı ortalığın aydınlanmaya başladığı zaman, tan vakti.
  6. (Bak: Fecr)
  7. (en)Aurora, luminous atmospheric phenomenon (aurora australis and aurora borealis).

tan

  1. Güneş doğmadan önceki alaca karanlık, fecir.
  2. Kötülemek, birisinin ayıp ve kusurlarını beyan etmek. (Osmanlıca'da yazılışı: ta'n)
  3. Şafak vakti.
  4. Sabah, akşam esen serin esinti.
  5. Kötülemek.
  6. Hoş görmemek.
  7. (en)See Picul.
  8. (en)The bark of the oak, and some other trees, bruised and broken by a mill, for tanning hides; so called both before and after it has been used.
  9. (en)Called also tan bark.
  10. (en)Yellowish-brown color, like that of tan.

alacakaranlık

  1. Güneş doğmadan önce beliren ya da battıktan sonra süregelen, süresi eşlek ve eksenucu çemberleri arasında giderek artan yarı aydınlık durum. bkz. günağarması.
  2. (en)Twilight.
  3. (fr)Crépuscule

fecir hali

  1. Bk. tanyeri nöbeti

feci

  1. Acıklı, çok acıklı, yürekler acısı, trajik
  2. Bk. acıklı
  3. (en)Tragic.
  4. (en)Terrible.
  5. (en)Extremely.
  6. (en)Very.
  7. (en)Painful.
  8. (en)Disastrous.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

fecir halifecifeci şekildefecitfecfecafecaatfecacefecal
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın