farklı ne demek?
- Farkı olan, aralarında fark bulunan, değişik, ayrımlı
Vücut ve yüz hatları, giyiniş ve yürüme tarzı çok mu farklı?
R. H. KarayEn dipte ikişer ayak merdivenle çıkılan ayrı iki odada farklı aileler otururlardı.
A. Kutlu - Bir resmin parlak kısmı ile gölgeli kısmı arasındaki orantı
- Bkz. kontrast, karşıt
- Different.
- Diverse.
- Dissimilar.
- Unlike.
- Varied.
- Distinct.
- Variant.
- Several.
- Alien.
- Another.
- Discrete.
- Disparate.
- Divergent.
- Divided.
- Incompatible.
- Incongruous.
- Far cry.
- Far cry from.
- Otherwise.
- Hetero-.
- Separate.
- Differential.
- Discrepant.
- Unorthodox.
- Various.
farklı alanlara yönlendirilmiş
- Diversified.
farklı bağlan
- Attach as