fıskiye ne demek?
- Suyu yukarıya doğru, türlü biçimlerde fışkırtan ağızlık, fışkırık
Bu fıskiyenin sularını yıllarca neşeden çağıldar gibi duymuştum.
A. Ş. Hisar - Fountain.
- Spout.
- Water jet.
- Ejector.
- Girandole.
fıskiyeli çeşme
- Suyu düzgün bir şekilde fışkırtarak içilmesini kolaylaştıran çeşme.
fısk
- Haddini tecavüz. Günah. Haktan ayrılmak.